Beykoz’un Kenarında Unutulan Kadın

Beykoz escort Yasemin, Beykoz’un dik yokuşlarında geceleri ağır adımlarla dolaşır, her adımda biraz daha geçmişine yaklaşırdı. Hayat kadınları arasında kaybolmak kolaydı; ama Yasemin, zaten çoktan unutulmuştu. İnsanların gözünde bir figür, gecenin içinde silik bir gölgeydi. Oysa bir zamanlar annesinin gözdesi, öğretmeninin gururuydu. Şimdiyse sadece sessiz bir sokak lambasının altında ayakta kalmaya çalışan bir kadındı.

Bazı kadınlar, hayattan değil; hatırlanmaktan korkar

Yasemin’in hikâyesi ne romanlara sığar ne filmlere. Çünkü onun hikâyesi anlatılmadığı için değil, kimse dinlemediği için bilinmezdi. Gençliğinde tiyatrocu olmak istemişti. Sahne ışıkları altında değil, şimdi sokak lambalarının sarı ışığında bekliyordu. Sahne tozu yutamadı belki ama hayatın tozunu yutmuştu fazlasıyla.

Bir gece, küçük bir çocuk yanından geçerken ona dikkatlice baktı. Yasemin gülümsedi. Bu gülümseme, annelikten kalan bir alışkanlıktı. Kendi çocuğunu hiç görememişti. Bir mahkeme, bir karar, bir imza — hayatındaki en büyük sessizlik orada başlamıştı. O günden beri sadece geceleri konuşuyor, gündüzleri susuyordu.

Beykoz Escort sokakları onun için hem bir çıkmaz sokak hem de tek çıkış yoluydu. Her gecenin sonunda, soğuk duvarlara yaslanırken içinden geçen cümle aynıydı: “Keşke biri sorsaydı neden buradayım.” Ama kimse sormadı. Çünkü bazı insanların hikâyeleri, yalnızca suskunlukla taşınırdı.

Sabah olduğunda, Yasemin ceketini çekip sıkıca sardı kendine. Gözleri hâlâ açıktı ama bakmıyordu. Çünkü artık görmesi gereken her şeyi görmüştü.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir